Fuzuli Bayat Bücher






Dede Korkut Oguznameleri
- 176 Seiten
- 7 Lesestunden
Kadim Türklerin Mitolojik Hikayeleri
- 184 Seiten
- 7 Lesestunden
Türk Kültüründe Deli ve Delilik
- 262 Seiten
- 10 Lesestunden
Prof. Dr. Fuzuli Bayat’ın dört kitabının devamı ve tamamlayıcısı niteliğinde olan bu kitapta, şaman teonimleri, bir başka deyişle şaman ilah adları bağlamında mitin ve mitologemlerin rolü, mitik ideolojideki dönüşümler, “düzeltmeler” vb. konular incelenmeye çalışılmıştır. Yazar, şaman teonimleri ve tanrısal kahramanlar hakkındaki bu çalışmayı; unutulan, değişim ve dönüşüm sonucunda deforme olan Türk şamanlığının ve şaman mitolojisinin son kırıntılarını kayıt altına alarak gelecek nesillere aktarmak maksadıyla hazırlamıştır. Zira şamanlığın ana vatanı olan Sayan-Altay ve Yakut Türklerinde 1990’lı yıllardan itibaren yaygınlaşmaya başlayan sayısız dinî grup ve inanç merkezinin arasında zengin şaman mitolojisini öğrenen/öğreten herhangi bir kurum yer almamaktadır. Hâl böyle olunca şaman mitolojisi, sözlü geleneği ve şaman ilah adları olarak adlandırdığımız bağımlı tanrılar, yüksek dereceli ruhlar, tanrısallaşmış ecdatlar ve kahramanlar hakkındaki hikâyeler artık tarihe karışmaktadır. Hatta bugün neo-şamanların da, pratikte isimlerini zikretmedikleri onlarca belki de yüzlerce ilah ismi, onların işlevleri, kültürel rolleri hakkındaki bilgiler yok olup gitmektedir. Küresel dünya ölçeğinde yeri olmayan bir dizi inanç, gelenek, örf ve âdetler, folklorik ve etnografik veriler korunmaya muhtaçtır.
Türk Kültüründe Kadın Şaman
- 187 Seiten
- 7 Lesestunden
Kadın şaman konusu Batı ve Amerika kıtası araştırmacılarının da yazılarına konu olmuştur. Ne yazık ki konu büyücü, sihirbaz, sözde şifacı, tinselci, rahip kadınları da kapsadığından, fazla olarak artık genişletilmiş, Şamanlık müessesesi eski dinlerin içinde aranmış, ölü medeniyetlerden Mayaların, Azteklerin kültürleri de bu bağlamda araştırılmıştır. Bu kitapta canlı şamanlık kurumu ve canlı kadın şamanlar kıs-men de olsa toplumsal cinsiyet kuramları çerçevesinde ele alındı. Batı bilim dünyasının kurguladığı geniş eksenli “kadın şaman” (büyücü, falcı, otacı vs.) problemine değinilmedi. Kurgusal şamanlık değil, Sibirya Türk kültür hayatının yönlendiricisi olan Şamanlık ve kadın şaman fenomeni üzerinde duruldu. Kadın şamanlık deneyimi uluslar arası arenada değil, Türk kültür varlığı bağlamında, yani somut verilere dayanılarak incelendi. Asıl Şamanlıkla ilgili çalışmamız daha önce Ana Hatlarıyla Türk Şamanlığı adlı kitabımızda ele alınmıştı. Burada yer yer karşılaştırmalara, Sibirya’nın diğer halklarının canlı şamanlık tecrübelerine de başvuruldu.
